Banyo konusunda şanslı olanlardanız. 3 yaşındaki oğlum doğduğu günden beri yıkanmayı, köpüklerle oynamayı çok seviyor. Onun banyoya girmesi değil, çıkması sorun… Köpüklerle oynarken öyle keyif alıyor ki farkına varmadan, sözlerini anlayamadığım şarkılar söylemeye başlıyor. Duşun altından dakikalarca çıkmıyor. Banyo süremiz çoğu zaman 45 dakikayı buluyor. Tabii bunun büyük bölümü oyun ve birlikte kurduğumuz hayallerle geçiyor. Özellikle parka çıkmadığı günlerde banyo yaptırmak benim için daha önemli hale geliyor. Çünkü toprak ve açık hava ile temas etmediğinde negatif elektiriğini atamadığını düşünüyorum. Bu nedenle de suyla elektiriğini atması için banyo yaptırıyorum. Oğlumu yıkamak benim için onunla keyifli zaman geçirmek için ideal bir aktivite… “Sular aşağayı oğlum yukarı” ritüeliyle de banyomuzu geleneksel şekilde tamamlıyoruz.
Bebeğin de annenin de stresi azalıyor
Bebek bakım ürünleriyle tanıdığımız Johnson’s tüm dünyada başlattığı “Çok Daha Fazlası” kampanyasıyla banyo ve masajın bebek ve çocukların gelişiminde oynadığı role dikkat çekiyor. Dünya Sağlık Örgütü, bebeklerin sağlıklık büyümesi ve büyümesi ve beyinlerinin gelişimi için tüm duyularının uyarılmasının gerektiğini belirtiyor. İşte “Çok Daha Fazlası” kampanyası da banyo ve masajın bebeklerin duyularının tüm gücünü açığa çıkartabilme ile beraber onların öğrenme, düşünme, sevme ve büyüme becerilerini geliştirmek için benzersiz bir fırsat sunduğunun altını çiziyor.
Johnson’s’ın da desteklediği banyonun temizlenmekten çok daha fazlası olduğunu öne çıkaran uluslararası araştırmalanın sonuçları ise oldukça etkileyici: Banyo sırasında baloncuklar ile oynamak bebeğin el-göz koordinasyonunu geliştirmesine ve nesneleri keşfetmesine yardımcı oluyor. Banyo sohbetleri, bebeklerin dil ve konuşma gelişimi üzerinde de etkili. Araştırmalar ebeveynlerin sohbet ettikleri bebeklerin akranlarına nazaran, 2 yaşına geldiklerinde daha geniş bir kelime dağarcığı ile konuştuğunu ortaya koyuyor. Banyo ve masaj aracılığı karşılıklı cilt temasının kurulmasının hem bebeklerde hem de ebeveynlerde stres düzeyini azaltıyor. Rutin olarak dokunulan ve masaj yapılan bebeklerin (bu deneyimleri yaşamayan bebeklere kıyasla), yüzde 50 daha fazla göz teması kuruyor. Bebeklerin hoş kokulu bir banyo ürünü ile yıkandıklarında, kokulu banyo ürünü ile yıkanmayan bebeklere kıyasla, ebeveynlerine yüzde 30 daha fazla bağlılık sergiliyor. Ve bu bebeklerin uyku öncesinde ağlamaları yüzde 24 daha azalıyor.
Türk anneler için banyo ne ifade ediyor!
– Türk ebeveynlerin yüzde 70’i banyo zamanının çocukları ile geçirdikleri en kaliteli zaman olduğunu ifade ediyor.
– Dünya genelindeki ebeveynlerin yaklaşık dörtte biri (yüzde 23) ile kıyaslandığında, Türklerin yüzde 32’si bebeklerinin beyin gelişimi için bebeklerine masaj yapmanın son derece önemli olduğunun bilincinde.
– Türkiye’de ebeveynler çocuklarına haftada 2 kere banyo yaptırırken bu rakam dünya genelinde 6’ncı sırada.
– Türk bebeklerin banyo süresi 18 dakika, dünya ortalaması ise 20 dakika.
– Banyo Türk ebeveynlerinin bebeklerini sakinleştirmek için başvurduğu yöntemler arasında ilk sıralarda geliyor.